DÜNYANIN EN GÜZEL YERLERİ

Aogashima Volkanı - Japonya

Japonya’ya bağlı olan Aogashima Adası dünyanın en ilginç yerlerinden biri, denizin ortasında bir ada ve adanın ortasında dev bir volkan,
Bu adada yaklaşık 200 kişinin yaşıyor. Sadece bir okul ve tek bir postane ile Japonya’ya bağlı olan volkanik ada tam bir manzara şaheseri. Ada oldukça iyi büyük bir kaldera içinde bir volkanik kaldera olması ile tanınır. Hala insanlar tarafından dokunulmamış, dünyada kalan böyle yerlerin var olduğuna inanmak zor.

Aogashima‘nın tüm nüfusu adanın küçük bir parçası üzerinde yaşıyor. Çoğu özellikleri gibi genel bir mağaza ve bir helikopter pisti olarak bulunduğu yerdir. Rahatlamak ve gevşemek için harika bir yerdir. Tüplü dalış yoğun mavi sularında popüler bir etkinliktir.
Adanın çok merkezi bir jeotermal saunası var. Yürüyüş ile geçirilen uzun bir günün ardından dinlenmek için mükemmel bir yol . Adaya Erişilebilirlik seçenekleri çok büyük değildir: Sadece feribot ile ve helikopter ile ulaşılabilir.
Gitmek isterseniz,yine de bilmeniz gereken; Hala aktif bir yanardağdır ve Son büyük patlama 1785 yılında, 200 yıldır önceydi. 140 kişinin öldüğü söyleniyor

Petra Antik Kenti - Ürdün

Bir kanyonda gizlenmiş̧ Petra kentin duvarları arasında dolaşırken ona hayran kalmamak mümkün değil. Gizemi, renkleri, hissettirdikleriyle şaşırttı beni, kendine hayran bıraktırdı. Güneşin açısına göre rengi pembe, kırmızı, turuncu ve sarıya dönüşen kayalıkları, Nebatiler öyle güzel şekillendirmişlerdir ki, Şair John William Burgon, burası için “Tarihin yarısı kadar yaşlı gül kırmızısı şehir” ifadesini kullanmış.Gazze’den Şam’a, Kızıldeniz’den Basra Körfezi’ne kadar önemli bir ticaret kavşak noktasında olan bu kervan şehri, Arabistan, Mısır, Suriye, Hindistan Yunan ve Roma’yı birbirine bağlıyordu. Nebatiler burada batıda Romalılar ve Helenistik dönem Yunanlılarıyla ve doğuda Perslerle ticaret yapıyordu.Dünyanın en gizemli kentlerinden Petra, tarih ırmağının hırçın dalgaları arasında kaybolup gitmeden önce, Nebati Krallığının başkentiydi. Sıra dışı bir halk olan Nebatiler, köken olarak göçebe kabilelerdi. Buraya Arap yarımadasından geldiler, ticaret yollarını kontrol etmeleriyle tanındırlar. MÖ 400 ile MS 106 yılları arasında burada muhteşem bir kent kurdular ve onu geniş̧ bir ticaret krallığının merkezi yaptılar.
Nebatilerin şöhreti, dönemlerinde dünyanın en zenginleri olmasından geliyor. Tütsü ve baharat ticaretinde o kadar maharet kazandılar ki, Çin’den ve Hindistan’dan getirilen baharatlar, tütsüler, yağ ve parfümler buradan da dünyanın dört bir yanına sevk ediliyordu. Değerli yükler taşıyan uzun kervanları Arabistan’dan Akdeniz’e ulaştırıyorlardı. Ticaret sayesinde çok zengin ve nüfuzlu hale geldiler.
Hillier Lake (Pembe Göl) - Avusturalya

Pembe Göl (Hillier Lake), Batı Avustralya'nın Goldfields Esperance bölgesinde bulunan bir tuz gölüdür. Esperance'in batısında 3 kilometre kadar uzanır ve doğuda güney sahil karayolu ile sınırlıdır.


Batı Avustralya’da bulunan Hillier Gölü, pembe rengiyle görenleri hayran bırakıyor. Okyanustan ince bir kumsal ve yeşillik ile ayrılan Hillier gölü, 600 metre uzunluğa sahip.Gölü ilk kez görenler rengin göz yanılması olduğunu düşünse de gölden bir kova su alındığında pembe rengin korunduğunu ve kalıcı olduğunu görebiliyor.
Yukardan bakıldığında, uzaklarda parıldayan Hillier Gölü’nün pembe yüzeyi, dikdörtgen bir pasta üzerindeki şekerli kremayı ya da çilekli sütü andırıyor. Pembe renkli göl Hillier, Middle Adası’nın gür ormanlarla kaplı kıyılarına gerçekten de beklenmedik bir renk katıyor. Mliddle Adası ise, Batı Avustralya’nın güney sahilleri boyunca uzanan Recherche Takımadalarını oluşturan yüzden fazla küçük adadan biri.
Bu tuzlu ve sığ göl, yaklaşık 600 m. genişliğinde ve fırtınalarla çalkalanan bu denizlerden çok Hansel ve Gretel’in masal dünyasına aitmiş gibi duruyor. Okaliptüs ve Cajeput (Mersin ağacı ailesinden Avustralya’ya özgü bir ağaç) ağaçlarından oluşan yemyeşil bir ormanla kuşatılmış olan Hillier Gölü’nün çevresi beyaz tuz kümeleriyle çevrili. Okyanusun derin mavi sularından ise dar bir kumul şeridiyle ayrılıyor.
Chittorgarh Fort, India / Hindistan

Hindistan tarihi ve kültürel mirasıyla gezginlerin listelerinin başlarında yer alıyor. Gezilecek ve görülecek yerlerin çok olması turistlere seçimlerinde zorluklar yaşatsa da, turistlerin çoğu Chittorgarh Kalesi’ni görmeden ülkeden ayrılmıyor. Kalenin büyüleyici tarihi milattan sonra 7. Yüzyıla kadar dayanıyor. Burada binlerce kadın ve erkek düşmanlarına karşı savaşırken can vermiş.
Chittorgarh Rajastan’ın güney kısmında, Gambheri Nehri yakınlarında yer alıyor. 700 metrekarelik alana yayılan bu kale Hindistan’ın en geniş kalesi. 4 ana girişi olan kale tarihi boyunca üç kere kuşatılmış. İlki 1303 yılında Rana Rattan Singh’in Delhi hükümdarına vermek istemediği güzel eşi Padmini için gerçekleşmiş. Savaşta Padmini diğer bütün kadınlar gibi yer altı mağarasında saklanırken düşmanlar onu ele geçirmeden kendini kurban etmiş. Benzer şekilde, ülkenin erkekleri cesurca kadın ve çocukları korumaya çalışırken 13.000 kişi bu mağarada onurları uğruna hayatlarını kaybetmiş.

Cinque Terre, Rio Maggiore - İtalya

Cinque Terre İtalyan Rivierası’nın engebeli sahillerden oluşmuş bir bölgesidir. La Spezia şehrinin batısında, Ligurya bölgesinde yer alır. Cinque Terre, UNESCO  miras listesinde. 

Solucan Mağara - Yeni Zelanda

Bu mağaralar geceleri parlıyor! Arachnocampa Luminosa isimli parlayan tırtıl sadece Yeni Zelanda’da bulunuyor ve inanılmaz görüntülere neden oluyor.

Pamukkale - Türkiye

Pamukkale, dünyada hem doğal hem kültürel özellikleriyle UNESCO Dünya Mirası Listesine girmiş nadide yerlerden birisi. Denizli‘de yer alan Pamukkale Travertenleri, sahip olduğu karbonatlı su nedeniyle bembeyaz bir örtüye bürünmüş gibi görünüyor. Çaldağı’ndan gelen ve kalsiyum oksit içeren suların oluşturduğu beyaz travertenler, Pamukkale’ye benzersiz bir görünümünü kazandırıyor.
Pamukkale, Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biri. Çok sayıda kaplıca oteli, ılıman iklimi ve yılın dört mevsimi ziyarete uygunluğu ile oldukça avantajlı olan Pamukkale, yakınlarındaki Hierapolis Antik Kenti, Yeşildere Şelalesi, Keloğlan Mağarası ve Kırmızı Su ile de pek çok gezilecek yere sahip.


Devler Geçidi - İrlanda


Kuzey İrlanda’da Country Antrim’de yer alan Devler Geçidindeki muazzam jeolojik oluşumlar insanı büyülemektedir. UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesine alınmıştır.Magmanın yer yüzene çıkan sıcak ve akıcı olan lavlar büyük alanları kolaylıkla kaplarlar. Volkanik alanlarda lav yığınları meydana gelmektedir. Her sıcak sıvı soğudukça büzülür. Lav kristalize olacak kadar soğuduğunda düzgün bir kalıpla çatlar ve sıcak yaz dönemlerinde kuruyan çamurlu göllerin altı gibi çatlaklara benzer şekilde genelde altı köşeli bir şekil oluşturur. Lavdaki temel farklılık çatlakların üstten alta doğru akarak tabanda genişlemesidir. Sonuç ise kendine özgü bazalt sütun ağlarıdır. Hepsi birbirine ince aralıklarla yakın durmaktadır. Jeologlar bu çatlaklara “bağlantı” ve tümüne ise “sütun bazaltı” demektedir. Sütunların genişliği genelde 46 cm’dir. Bazı alanlarda ise daha büyükleri yer almaktadır. Devler Geçidi bu eşsiz oluşumların en güzel örneğidir.

Yellowstone Milli Parkı , Wyoming - Amerika

Amerika Birleşik Devletleri’nin ve dünyanın en önemli sit alanlarından biri kabul edilen Yellowstone Ulusal Parkı, her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. ABD’ye gidenlerin vakit ve bütçe ayırıp mutlaka görmesi gereken yerler arasında olan park, her yıl yaklaşık olarak 4.3 milyon ziyaretçi ağırlıyor. 
1 Mart 1872’de dönemin ABD Başkanı Ulysses S. Grant’ın imzasıyla ABD’nin ve dünyanın ilk ulusal parkı olma özelliğini kazanan Yellowstone Ulusal Parkı (Yellowstone National Park), Amerika Birleşik Devletleri’nin Idaho, Montana ve Wyoming eyaletlerinin kesiştiği noktada yer alıyor. Büyüklüğü yaklaşık olarak 8987 kilometre kare olan Yellowstone Ulusal Parkı’nın %96’sı Wyoming’de, %3’ü Montana’da ve %1’lik bir kısmı da Idaho eyaletinde bulunuyor.

Kırmızı Sahil - Çin

Kırmızı sahil, Çin’nin Parjin şehrinin 30 km güney batısında Liaohe Nehri Deltası bulunur. Adını tuzlu-alkali topraklarda yayılan deniz otu türünün (Flourishes) görünümünden almaktadır. ilkbahar (Nisan-Mayıs) aylarında büyümeye başlayan bu otlar, yaz boyunca yeşil kalır. Sonbaharda ise kırmızı-alevli renge dönüşür ve kırmızı bir plaj manzarası oluşturur. Kırmızı Plaj, bir doğa rezervi olduğu için küçük bir bölümü hariç halka kapalıdır.

Beachy Head - İngiltere

Beachy Head Bead 162m yüksekliğiyle Britanya'nın en yüksek kalker uçurumudur. İngiltere'nin güney sahilinde Eastbourne idari konseyinin içerisinde yer alır ve yönetimleri de Eastbourne'ye aittir.
Kalker uçurumun burnunda çok geniş bir manzara ile karşılaşılır. Panaromik bir görüntü sunar. Beachy Head yüksekliğinden ve muhtemelen görsel güzelliğinden dolayı dünyanın en çok intihar edilen yerlerinden birisidir. 

Rhys Davies adlı fotoğrafçı ise yukarıdaki Beachy Head fotoğrafı ile 2011 yılının manzara fotoğrafçısı ödülünü kazanmaya hak kazanmıştır.

Antilop Kanyonu - Arizona

Arizona’daki Antilop Kanyonu erozyonlar sonucunda meydana gelmiş doğal bir kanyondur. Aniden gelen su baskınları ile büyük kayalar kolayca aşınmış ve bu yumuşak kıvrımları meydana getirmiş. Kanyon içerisinde çok sayıda küçük dar yollar bulunuyor. Bunların her birini keşfetmek istiyor insan. Ayakların altındaki yumuşak yoz halindeki kum ile rahat bir yürüyüş yolu sunuyor.
Muson yağmurları zamanında yağan yağmur hız kazanıp bu küçük geçitlerden geçiyor. Sel baskını tehlikesi olduğu içinde Antilop Kanyonu’nu sadece rehberler yardımı ile gezebilirsiniz.

Mermer Katedrali - Şili Patagonya

Şili'de Coyhaique vilayetinde bulunan Mermer Mağaralar, Patagonya'daki en etkileyici turistik merkezlerden biri. İspanyollar'ın söyleyişiyle 'Las Cavernas de Marmol' olarak anılan mağaralar, Rio Tranquilo'nun dev bir kiraçtaşı yarımadasına gömülmüş berrak suları sebebiyle oluşmuş. Bu sayede de etkileyici labirent mağaralar ortaya çıkmış.
Bu yarımada 'Mermer Katedrali' olarak biliniyor. Mekana, rehber eşliğinde yapılan bir tekne turuyla ulaşılabiliyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

JAPONYA'DA GEZİLECEK YERLER

NORVEÇ'İN BAŞKENTİ OSLO